Alışılagelmişin dışında para politikaları yürütmesi nedeniyle yerel yatırımcı ve uluslararası finans kuruluşlarının güvenini kaybeden Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), zedelenen imajını toparlamak ve kaybolan güveni yeniden tesis etmek amacıyla klasik iktisat çizgisine yakın uygulamalarına devam ediyor.
YAYIMLANAN RAPOR, PPK HAKKINDA İPUÇLARI BARINDIRIYOR
Merkez Bankası’nın yıllardır her ay düzenli olarak yayınladığı Piyasa Katılımcıları Anketi’nin Ekim sayısı bugün kamuoyu ile paylaşılırken, ekonomi piyasalarında söz sahibi 70 aktörün “Bankalararası döviz piyasası ABD Dolar kuru beklentiniz nedir?” sorusuna verdiği yanıtlar ile ortak bir dolar/TL kuru beklentisi ortaya çıkarıldı.
26 Ekim Perşembe günü Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı ile yeni faiz kararını açıklayacak olan TCMB’nin yayınlanan ankette yer alan veriler ile paralel bir yol izlemesi bekleniyor. Bu nedenle rapor, yatırımcılar tarafından dikkatle okunarak faiz kararı öncesinde pozisyon almaya yardımcı olmayı amaçlamakta.
11 GÜN SONRA GÖRÜLMESİ BEKLENEN DOLAR KURU BELLİ OLDU
53’ü finansal sektör, 17’si reel sektörden oluşan 70 kişilik Piyasa Katılımcıları Anketi’ne göre Ekim ayının son günü itibariyle görülmesi beklenen dolar kuru 28,19 lira olarak kayıtlara geçti.
Katılımcılar, aynı zamanda cari yıl sonu ve 12 ay sonrası için de dolar/TL paritesine yönelik tahminlerde bulunurken, 31 Aralık 2023 itibariyle dolar kuru için 30,04 lira, 2024 yılının Eylül ayı içinse 38,64 liralık bir tahmin açıklandı.
6 GÜN SONRA VERİLECEK FAİZ KARARI NE OLACAK?
Katılımcılar, raporda ay ve yıl sonu dolar kuru beklentilerinin yanı sıra, Merkez Bankası’nın 26 Ekim’de yapacağı PPK toplantısına yönelik de görüş bildirdiler.
“TCMB’nin politika faiz oranı beklentiniz nedir?” sorusuna yanıt veren katılımcıların ortak görüşü yüzde 33.68 olarak gerçekleşti.
Geçtiğimiz ay yayımlanan ankette ortak tahminin yüzde 29.26 olarak açıklanması ve günler sonrasında Merkez Bankası’nın faizleri yüzde 30 sınırına çekmesi, bugün yayımlanan raporla birlikte faiz artışlarında beklentiyi yüzde 35 seviyesine yöneltmiş durumda.
FAİZLER OCAK AYINA KADAR YÜZDE 40’A YÜKSELEBİLİR
Şahap Kavcıoğlu döneminde izlenen “Faiz Sebep Enflasyon Sonuçtur” teorisi rehberliğindeki ekonomik anlayıştan 28 Mayıs seçimleri sonrasında vazgeçen kurum, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile yeni TCMB Başkanı Erkan’ın koordineli çalışmasıyla birlikte parasal sıkılaşma sürecine Haziran ayında fiilen başlamıştı.
İlk iki toplantıdan piyasaların beklentisinin altında faiz artırımı kararları çıkarken, Merkez Bankası, 24 Ağustos’ta açıkladığı PPK kararı ile 750 baz puanlık faiz artırımına giderek piyasalarda bir şok etkisi yarattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmiş yıllarda faiz konusundaki katı yaklaşımının daha fazla yumuşamaya gittiği ve bu durumun yeni Merkez Bankası yönetiminin elini rahatlattığı iddia edilirken, OVP tanıtımında konuşan Erdoğan, ilk kez parasal sıkılaşma ifadesini kullanarak yeni Merkez Bankası yönetimine güveninin tam olduğunu duyurdu ve mevcut para politikalarını desteklediğini ifade etti.
Dolar kurunu doğrudan etkileyecek olan faiz kararında Eylül ayı için ortak beklentiler 500 baz puanlık artış etrafında yoğunlaşırken, PPK sonucu açıklanan karar beklentiler ile uyuştu ve Merkez Bankası politika faizini yüzde 30’a yükseltti. Ekonomistler, bu hamlelerin ardından gelecek toplantıların da çok daha öngörülebilir bir hale geldiğini belirterek, Ekim ayında yapılacak toplantıdan da 500 baz puanlık artış çıkacağını bekliyor.
FAİZ ARTIŞINA GEREKÇE OLARAK YÜKSEK ENFLASYON GÖSTERİLDİ
Geçtiğimiz ay alınan faiz kararının gerekçeli özetini yayımlayan TCMB, söz konusu faiz kararına sebep olarak Temmuz ve Ağustos ayı enflasyon verilerinin beklenenin üzerinde gelmesi ve küresel ölçekte artan petrol fiyatları gösterildi. Parasal sıkılaşma sürecinin ilerleyeceğinin vurgulandığı metin, gelecek toplantılarda da faiz artışlarına gidileceği ve yıl sonunda yüzde 40’lık politika faizinin muhtemel olduğu izlenimine yol açtı.
YIL SONUNDA BEKLENEN ENFLASYON YÜZDE 68 OLDU
Asgari ücret, memur ve emekli zamları gibi birçok çalışan ücretinin hesaplanmasında hayati öneme sahip olan yıl sonu enflasyon oranı, Piyasa Katılımcıları Anketi’ne yanıt veren 70 uzmana göre yüzde 68,01 olarak kayıtlara geçti.
Ay başında Eylül ayı enflasyon oranlarını açıklayan TÜİK, bu veri paylaşımıyla yılın bitimine 3 ay kala toplam enflasyonun yüzde 61.53 olduğunu duyurmuştu.
Ekim, Kasım ve Aralık aylarının enflasyonunun eklenmesiyle birlikte uzmanlar yüzde 68,01’lik bir enflasyon oranıyla 2023 yılının kapatılacağını belirtse de, birçok ekonomist yıl sonu enflasyonunda yüzde 70’in geçilmesinin kaçınılmaz olduğuna dikkat çekiyor.
